15 Ağustos Faşizme Geçit Vermeyen Kültürü Yarattı

“Artık yeşermesi imkansız, kurumuş bir ağaç denilen ve düşmanının deyimiyle mezara konulup üzeri betonlanmış Kürt halkının yeniden doğuş günü olan 15 Ağustos Diriliş Bayramı’nın 39. yıl dönümünde, başta bugünün yaratıcısı Önder APO olmak üzere, yurtsever halkımıza, faşizme karşı varlık ve onur mücadelesi veren herkese ve tüm kadınlara kutluyoruz.

Başta efsane komutanımız Êgid Masum Korkmaz şahsında Azime, Hanım Yaver kaya, Rahime, Leyla Sorxwin, Gulçiya Gabar, Fazıl Botan, Redur Siser, Ardem ve bugünümüzün yaratıcısı olan tüm kahraman şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz.

Önder APO nasıl ki her şehadete büyük ve anlamlı atılımlarla cevap vermişse Amed zindan direnişi şehitlerine de 15 Ağustos Atılımı’nı geliştirerek cevap verdi. Önder APO daha ilk yıllarda Kürt halkı olarak kurtuluşumuzun, ancak silahlı mücadeleyle mümkün olduğu tespitini yapmıştı. Katliamlar ve darbelerle savunmasız ve umutsuz bırakılan Kürt halkının üzerindeki bu ölü toprağı ancak böylesine güçlü bir hamle dağıtabilir ve savaşarak ayağa kalkan bir halk gerçekliği yaratılabilirdi.  İşte bu yüzdende bundan tam 39 yıl önce Türk faşizmine ve sömürgeciliğe karşı sıkılan ilk kurşun, bugün Kurdistan`ın dört bir köşesine yayılmış, umut olmayı da aşarak, özlenen yeni yaşamın inşa gücü olmayı başarmıştır. Bugün Önder APO üzerindeki insanlık dışı tecridin en büyük sebebi de özgür Kürdü, özgür kadını, özgür insanı yaratmasına karşı duyulan bu öfkedir. Bu nedenle de 15 Ağustos Diriliş Bayramının 39. yılında büyük komutan Egîd ruhuyla TC. faşizmine karşı mücadeleyi daha da güçlendirmeli ve Önderliğimizin fiziki özgürlüğünü sağlamalıyız.  

Ve tabi ki 15 Ağustos Atılımı, genelde tüm halkımız için olduğu kadar özelde kadınlar için de büyük umut olmuş, öz savunmasız bırakılan kadınların kendi öz güçleriyle katıldıkları bir mücadele ortamı yaratmış ve mücadele tarihimizde kilometre taşı olmuştur. Kürt kadınları gerilla mücadelesiyle kendilerini yeniden yaratmış, silahlı mücadele içinde kölelik zincirlerini paramparça ederek erkek egemen ve feodal gericiliğe en anlamlı cevabı vermişlerdir. Kadın özgürlük çizgimiz, kadın gerillaların şahsında büyüyüp boy vermiş, dünyanın da ilklerinden diyebileceğimiz kadın partisi, kadın ordusu ile Kürt kadınlarına olduğu kadar Ortadoğu ve tüm dünya kadınlarına da ilham kaynağı olmuşlardır.  Kadın ordulaşmasının adı olan YJA Star’ın bugün başta Zap, Avaşin ve Metina olmak üzere tüm Kurdistan`a yayılan savaşa öncülük edebilen bir güç haline gelmesini sağlayan ruh işte bu 15 Ağustos diriliş bayramının, heval Egîd’in ruhudur. 15 Ağustos diriliş bayramının 39. Yılında Kadın devrimimiz de diriliş ve özgürlük ruhuyla hegemon erkek zihniyetine karşı savaşarak sürekli büyümekte, özgür yaşam inşasını gün gün geliştirmektedir. Her şeye ve her yere hakim olan erkek egemen bakışı kırmış, xwebûn olma yolunda kendi öz gücünü geliştirmiştir.

Düşmanın “kılıç artığı, birkaç kişinin yaptığı eylem” olarak lanse ettiği 15 Ağustos Atılımı, sadece Kürt halkına değil, başta 12 Eylül darbesinin sindirdiği Türkiye devrimci güçleri olmak üzere birçok devrimci demokratik harekete de umut olmayı başarmıştır.

Bugün Zap, Metina, Avaşîn ve Bakurê Kurdistan dağlarında devam eden savaşa karşı duran ruh heval Egîd’in 15 Ağustos Atılımı’yla yarattığı ruhun eseridir. Bu nedenle de 15 Ağustos Atılımı sadece askeri anlamda kazanımların değil fikri, ruhu, kültürü elinden alınıp, kimliğinden koparılan bir halkın kendi özüne kavuşmasının da adıdır. Bu ruh Garzan’da Redur ve Ardem’de, Mardin’de Zana ve Xebat’ta, Zap’ta Helbest ve Baz’da, Avaşin’de Andok ve Sarya’da, kendisini devam ettirmiş, faşizme geçit vermeyen bir direniş kültürü yaratmıştır.

15 Ağustos vesilesiyle bir kez daha, her biri birer kahraman olan şehitlerimizi anıyor, uğruna canlarını verdikleri onurlu ve özgür yaşamı kazanmanın sözünü yeniliyoruz. Başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm halkımızı Efsane Komutan Egîd ruhuyla bu fedai evlatlarının anılarına bağlılığın bir gereği olarak diriliş bayramının 40. yılında her yerde güçlü ve iddialı katılmaya, demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü paradigmayı örmeye, onurlu mücadelemizi zaferle taçlandırmaya çağırıyoruz.”